Mindfulness, diğer bir deyişle "Bilinçli Farkındalık" denilince, ilk karşılaşılan kavramlardan biri de "Otomatik Pilot" oluyor. Peki nedir bu Otomatik Pilot?
Otomatik Pilot kişinin şimdiki andan koptuğu ve bedeni burada olsa dahi zihnin başka bir yerde olma durumudur. Kişinin zihni farklı bir yerde olup bedenen yapmakta olduğu işi/aktiviteyi eski alışkanlıklardan, öğrenilmişliklerden otomatik olarak- farkındalık olmadan- yapma halidir.
Farkında olmadan yaptığımız her şey, her davranış otomatik pilotu yansıtıyor. Bazen “otomatik pilot modunda” arabayı gerçekten ne yaptığımızın farkında olmadan kilometrelerce kullanabiliriz. Ya da sabah kahvaltıda - zihnimiz öğleden sonra yapılacak toplantıda, çocuğumuzda veya tamamen farklı bir yerde olduğu için- ne yediğimizi dahi fark edemeden, hissedemeden otomatik modda yemiş olmak için yemek yeriz. Ya da odadan salondaki bir şeyi almaya diye çıkıp kendimizi mutfakta, buzdolabını karıştırırken bulabiliriz… İşte, tüm bu durumlar aslında otomatik pilotumuzun devrede olduğu anlardan kaynaklanıyor.
Özetlersek fark etmeden, algılamadan, hissetmeden yaşamak, hayata duyular ile değil düşünceler ile temas etmek.. Bilinçli farkındalık ise bunun tam tersidir. Yani, her yaptığımızın farkında olma halidir.
Böyle söyleyince otomatik pilot kavramı faydasız, kötü bir durummuş gibi algılansa da aslında her zaman öyle değil… Hayatın akışı içerisinde olması gerekenleri öğrenerek alışkanlık haline getirmemizi sağlayıp enerjimizi farklı kaynaklara aktarmamıza imkan verdiği durumlarda otomatik pilot harika bir iş yapıyor demektir. Burada kritik nokta; tıpkı bir pilot gibi gerektiğinde otomatik pilottan manuel’e geçebilme esnekliğine sahip olabilmektir. Yani kumanda düğmesi otomatik pilotta değil, bizde ise zaten sorun yoktur.
Ancak hayatın dizginlerini tamamen otomatik pilota bıraktığımızda farkındalık yoksunu bir yaşam içinde hapis kalıyoruz. Otomatik pilotta öğrenilmişlikler oluyor, bu öğrenilmişlikler sonunda oluşan otomatik alışkanlıklar, tepkiler, zihinsel kalıplar içinde kendimizi tekrar etmeye başlıyoruz. Aynı döngüler, deneyimler birbirini tekrar ediyor ve hayatımızı ele geçiriyor. Hayatı düşüncelerimizde yaşıyoruz….Sürekli fikir üreterek ve düşüncelerin hapsinde..
İşte Mindfulness yani bilinçli farkındalık bu noktada devreye giriyor. Otomatik olarak tepki vermektense, tepkilerimizi seçebilecek bilinci arttırarak tepki vermek dışında bir seçeneğimiz olduğunu gösteriyor bize Mindfulness. Burada anahtar kelime; seçim yapabilme özgürlüğüdür. Bu özgürlük bize duygusal esneklik ve dayanıklılık getirir. Mindfulness yaklaşımı ile stres ve zorlayıcı durumlardaki uyaranların farkına varır, bunların bizdeki etkilerini fark eder ve buna karşın bizim ve durumun neye ihtiyacı olduğunu görür ve ona göre tepkiler yerine cevaplar verebiliriz.
Peki akla gelen bir diğer soru da şu: “Otomatik pilottan nasıl çıkarım?”
Mindfulness bize dikkati bilerek ve isteyerek şimdiye odaklamayı, şimdiki anı yargısızca deneyimlemeyi ve zihnimiz uçuştuğunda tekrar nazik bir şekilde tekrar şimdiye yönlendirebilmeyi öğretiyor. Kendiniz de otomatik pilottan çıkmak için şunları yapabilirsiniz: Duş alırken farklı bir sıra ile yıkanabilirsiniz – en son saçınızı yıkayın mesela.. İşinize giderken farklı yollar deneyimleyebilir, sabah çayınızı farkındalıkla – kokusunu, tadını, sıcaklığını duyumsayarak- yudumlayabilirsiniz.. Kısacası yaşamı deneyimlemeye başlayabilirsiniz :)
Güzel ve farkındalıklı günler dileğiyle…
Comments