Bugünlerde “Mindfulness” kavramını her yerde duyuyorsunuz… Hastanelerden okullara, sosyal medyadan filmlere, kurumsal hayattan sanata kadar çok geniş bir yelpazede mindfulness kavramına rastlamanız mümkün.
Mindfulness’ın bu kadar yaygın olmasının ardında yatan en büyük güç, tabii ki mindfulness kavramını batı dünyasına getiren ve mindfulness’ın nasıl öğrenileceği, uygulanacağı ve gündelik hayata entegre edileceğine ilişkin detaylı bir program hazırlayan Jon Kabat Zinn.
Doğu dünyasının öğreti ve pratiklerini batı dünyasının bilişsel bulguları ile birleştiren Jon Kabat Zinn, 1979 yılında Massachusetts Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Mindfulness Temelli Stres Azaltma (‘MBSR’) programını oluşturmuş ve kurucusu olduğu Stres Azaltma Kliniğinde kronik ağrısı olan hastalara uygulamaya başlamıştır. Bu hastaların ağrıya karşı olan tutumlarını değiştirmek üzerine oluşturulan program sonrasında stres, zorlayıcı durum ve duygular ile baş etme şeklinde genişlemiş, yaygınlaşmış ve pek çok mindfulness temelli uygulama ve programın temelini oluşturmuştır.
Dolayısıyla “neden MBSR programı?” diye sorduğumuzda akla gelen ilk cevap, mindfulnessı öğrenmek, anlamak ve deneyimlemek için MBSR’ın en temel, birincil program olması ve mindfulness için etkin ve zengin bir kaynak oluşturmasıdır. MBSR programı; MBCT (Mindfulness Temelli Bilişsel Terapi), MSPE (Mindfulness Temelli Spor Performansını Arttırma), vb gibi sayısız programın temelini oluşturmaktadır.
Mindfulness ve mindfulness temelli uygulamaların en güçlü yanlarından birisi, bilimsel açıdan kanıtlanmış olmasıdır. Avrupa ve Amerika’da önde gelen üniversitelerde FMRI (Fonsiyonel Magnetik Rezonans Görüntüleme) beyin görüntüleme teknolojisi kullanılarak yürütülen farklı bilimsel araştırmalar, mindfulness uygulamalarının insan beyninde değişime neden olduğunu desteklemektedir.
Bilimsel araştırmalarda 8 haftalık bir MBSR programının beyinde öğrenme ve hafıza, dikkat düzenleyebilme ve konsantrasyon, duygu durum düzenlemesi, empati, yaratıcılık, tehditleri değerlendirme gibi fonksiyonlarını olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir. Düşünün, sadece 8 haftalık bir program ile beyninizi yani kendinizi, davranışlarınızı değiştirmeniz, duygu durumunuzu istediğiniz gibi yönlendirmeniz ve tepki yerine seçtiğiniz cevapları verebilmeniz mümkün, hem de bu bulgular bilimsel olarak kanıtlanmış. Denemeye değer, değil mi?
MBSR programının öne çıkan diğer özelliklerine bakacak olursak;
MBSR, temelinde 40 yılı aşkın sürelik bilimsel araştırma ve uygulama sürecini barındıran belirli bir müfredatın uluslararası çapta uygulandığı seküler bir programdır. Dünyanın her neresinde olursanız olun, aynı müfredata bağlı kalınarak 8 hafta boyunca her hafta 2,5 – 3 saatlik oturum ve 1 adet sessizlik gününden oluşacak şekilde düzenlenmektedir. Her oturumun farklı temaları bulunmakta ve mindfulness öğretileri, uygulamaları program boyunca bu temalar kapsamında aşamalı olarak öğrenilmektedir.
Uluslararası arenada belirli bir standart oluşturmak amacıyla MBSR, sadece yetkinlik belgesine sahip akredite eğitmenler tarafından verilebilmektedir ki bu eğitmenlik seviyesine gelebilmek için kapsamlı ve titiz bir şekilde hazırlanmış eğitici eğitmenliği sürecini tamamlamak gerekmektedir. Bu kapsamda, MBSR eğitimine başlamadan evvel eğitmenin akreditasyonunu sorgulamak önemlidir.
Yine aynı bağlamda, MBSR programını başarıyla tamamlayan tüm katılımcılara -yine uluslararası alanda geçerliliğe sahip olan –MBSR katılım belgesi verilmektedir. MBSR’ın diğer mindfulness temelli programların temelini oluşturması açısından bu belge, diğer bazı programlar için önkoşul olarak talep edilmektedir.
Bunlara ek olarak MBSR programı sistematik bir grup çalışmasıdır, dolayısıyla sadece mindfulnessı deneyimlemek ile kalmaz, grupta yer alan diğer katılımcılar ile bağlantı kurarak, grup paylaşımları ile çok değerli kazanımlar elde etmeniz mümkün olmaktadır.
MBSR programı kişilerin hayatında önemli bir yer tutmaktadır çünkü bilerek ve isteyerek programa katılıp belirli bir adanmışlıkla sekiz haftalık süreci tamamlayan çoğu kişi, hem iş hem de özel yaşamlarında muazzam etkili ve uzun süreli değer yaratmaktadırlar. Nitekim yapılan bilimsel araştırma ve ölçümler, mindfulness’ın pek çok farklı açılardan faydalı olacağı ve uygulamalarına devam eden kişiler üzerinde uzun süreli bir etkisi olabileceğini göstermektedir.
Hem iş hem de özel yaşamlarınızda kendinize, olaylara ve ilişkilerinize yaklaşımınızı, bakış açınızı değiştirecek ve hatta dönüştürebilecek MBSR programı ile sizin de yollarınızın bir gün kesişmesi dileğiyle..
Comments